Spor Bilimleri Fakültesi - sporbilimleri@gelisim.edu.tr
Memnuniyet ve Önerileriniz için   İGÜMER
 Spor Bilimleri Fakültesi - sporbilimleri@gelisim.edu.tr

Antrenörlük Eğitimi (İngilizce)








 Futbolda Koşu ve Sprint Performansı ile Galibiyet Arasındaki İlişki: Beslenme Temelli Yeni Bulgular


Futbolda Koşu ve Sprint Performansı ile Galibiyet Arasındaki İlişki: Beslenme Temelli Yeni Bulgular


Uluslararası Spor Bilimi ve Antrenörlük Dergisi'nde (2025) yayımlanan Allen ve arkadaşlarının kapsamlı araştırması, futbol takımlarının koşu performansı ile lig başarısı arasındaki ilişkiyi yeniden gündeme getirdi. İngiltere Premier Lig’de 2015–2024 yılları arasında oynanan yaklaşık 3.000 karşılaşmanın takip sistemleriyle incelendiği çalışmada, koşu mesafeleri, sprint (depar) sayıları ve hızlanmaların maç sonuçlarıyla anlamlı düzeyde bağlantılı olduğu ortaya kondu.
 
Galibiyet ile Koşu Performansı Arasındaki İlişki
 
Araştırmada, daha fazla hızlanma (acceleration) yapan takımların genel sıralamada üst basamaklara çıktığı tespit edildi. Ayrıca daha çok maç kazanan ekiplerin, maç boyunca daha fazla toplam mesafe kat ettiği belirlendi. Yine de araştırmacılar, “çok koşmak tek başına maç kazandırır” şeklinde bir sonuca varılamayacağını, ancak koşu performansının başarıyı etkileyen temel unsurlardan biri olduğunu vurguluyor.
 
Mevkisel Farklılıklar ve Maçın Bağlamı
 
Bundesliga’da daha önce yapılan benzer bir çalışma da bu bulguları destekler nitelikte. 2014–15 sezonunda 350 futbolcunun 4.000 aksiyonu incelendiğinde şu sonuçlar elde edildi:
 
Stoper ve bek oyuncuları, takımları öndeyken daha az koşu yaptı ve daha az sprint attı.
 
Orta saha ve hücum oyuncuları ise takım kazandığında daha fazla koşu ve sprint gerçekleştirdi.
 
2014–2017 arasında Bundesliga’da hücum oyuncularının 21 km/s üzeri hızlarda kat ettiği mesafe arttıkça, maç kazanma olasılığının da yükseldiği rapor edildi. Kazanan takımlarda aynı zamanda düşük şiddetli koşuların (<11 km/s) da arttığı gözlemlendi.
 
Hızlanma ve Yavaşlama Verilerinin Belirleyici Rolü
 
İngiltere League Two’da yapılan çalışma ise hızlanma (acceleration) ve yavaşlama (deceleration) verilerinin galibiyetle doğrudan ilişkili olduğunu ortaya koydu. 45 maçlık analizde:
 
Galibiyetlerde: Ortalama 185 hızlanma, 360 yavaşlama
 
Beraberliklerde: 146 hızlanma, 291 yavaşlama
 
Mağlubiyetlerde: 152 hızlanma, 326 yavaşlama
 
Sprint performansının mağlubiyetlerde %20’ye kadar düştüğü belirlendi. Bu bulgular, kazanan takımların sadece daha hızlı koşmadığını, aynı zamanda daha fazla kısa mesafe hızlanma aksiyonuna girdiğini gösteriyor.
 
Modern Futbolun Evrimi: Daha Kısa, Daha Patlayıcı Sprintler
 
Premier Lig verileri, son 20 yılda futbolun fiziksel gereksinimlerinin dramatik biçimde değiştiğini ortaya koyuyor. 2006–2013 arasında toplam koşu mesafesi yalnızca %2 artarken:
 
Yüksek şiddetli koşular %30 arttı,
 
Sprint aksiyonları %50 yükseldi.
 
Daha kısa ama daha patlayıcı sprintlerin çoğaldığı, dar alanda yapılan hızlanmaların arttığı tespit edildi.
 
Yüksek Yoğunluklu Performansı Sürdürmede Beslenmenin Rolü
 
Allen ve arkadaşlarının çalışması, fiziksel performansın yalnızca taktik hazırlığa değil, aynı zamanda sporcu beslenmesine de güçlü bir şekilde bağlı olduğunu vurguluyor.
 
Karbonhidrat ve Glikojenin Kritik Önemi
 
Sprint, tekrar eden hızlanmalar ve yüksek yoğunluklu koşular sırasında kas glikojeni temel enerji kaynağıdır. Glikojen düzeyinin düşmesi:
 
erken yorulmaya,
 
sprint kapasitesinde azalmaya,
 
karar verme kalitesinin düşmesine
 
neden olur.
 
Bu nedenle maç öncesi ve maç sırasında karbonhidrat alımı, performansın sürdürülebilirliği için kritik bir rol oynar.
 
EPL Örneği: Yük Yönetimi ve Zamanlama
 
Premier Lig’de yüksek yoğunluklu koşu ve sprint mesafelerinin başarıyla ilişkili olduğu göz önünde bulundurulduğunda, karbonhidrat alımının stratejik olarak planlanması zorunlu hâle gelmektedir.
 
Uzman önerilerine göre yoğun antrenman dönemlerinde veya sıkışık fikstür zamanlarında futbolcuların günde 6–10 g/kg karbonhidrat tüketmesi gerekebilir. Maçtan önceki 24 saat özellikle glikojen depolarının en üst seviyeye çıkarılması açısından önem taşır.
 
Maç sırasında karbonhidrat tüketimi hem fiziksel hem teknik performansı desteklerken, maç sonrası toparlanma süreci hızlı glikojen yenilenmesine bağlıdır.
 
Sonuç
 
Allen ve arkadaşlarının (2025) çalışması, modern futbolda yüksek hız, sprint ve hızlanma kapasitesinin maç sonuçlarıyla doğrudan ilişkili olduğunu açıkça göstermektedir. Bu nedenle beslenme stratejilerinin — özellikle karbonhidrat planlamasının — yoğunluk, yük ve maç trafiğine göre periyodize edilmesi, performansı sürdürülebilir kılmak için zorunludur.
 
Futbolun fiziksel gereksinimleri değiştikçe, sporcu performansını destekleyen antrenman ve beslenme modellerinin de aynı hızla evrilmesi gerekmektedir.